4 Temmuz 2013 Perşembe

Esrarengiz bir kamp!



Hafta sonu gelen Seyhun ve beraberinde getirdiği misafiri Ata ile yaylada iki gece geçirdik. Seyhun nihayet 11 senelik telefonunu atıp, Ata'nın tavsiyesi üzerine Ayfon 18 almış. Yanlış yaptığına bir türlü ikna edemedim. Nitekim ikisinin de telefon şarjları 4 saatte bitince, benim telefonumu kullanmak zorunda kaldılar. Bir ara gizli gizli arabanın anahtarını alıp, telefonlarını aküden şarj etmeye çalışırlarken yakaladım ikisini de.

Gece karanlığında havada uçuşan ateş böceklerinin yıldız olmadıklarına Ata'yı ikna etmemiz biraz zaman aldı. Neyse ki, bir tanesinin tuvalet penceresinden içeri girmesiyle kendisi ikna oldu. Ancak karanlık gökyüzündeki uçakların ya da gök taşlarının UFO olmadığına bir türlü inanmak istemiyordu. Seyhun da bu kez Ata'ya destek çıkıyordu.

Ata, ikinci gün hava kararınca fotoğraf makinamı alıp manzara çekmeye çıkmıştı. Resimleri eve dönünce bilgisayara aktardım. Aralarından bir tanesi neredeyse dudağımı uçuklatacaktı. Resmi aynen buraya alıyor ve kendisinden özür diliyorum.